31 Mart 2014 Pazartesi

MARDİN


RABAT KALESİ 

 Derik İlçesinin 15 Km batısında ve Hisaraltı Köyü sınırları içindedir. Köyün kuzeyinde dar bir vadinin doğusunda 150 metre kadar yükseklikte bir tepenin üst düzlüğünde kurulmuştur. Sert kalkerli bir tepenin üzerinde kurulan Rabat Kalesi, Artuklu devrinin en büyük eserlerinden biridir.



Kalenin 1500 M çevresi, 15 burcu ve dört köşesinde dört gözetleme kulesi vardır. Burçların yüksekliği 15, surların yüksekliği ise 10 metredir. Bazı yerlerde surların yüksekliği 20 metreyi bulur. Kalenin doğuda ve batıda iki kapısı bulunmaktadır. Bu kapılardan kale içine girildiğinde , iç kalenin iki müdafaa duvarı ile tahkim edilmiş olduğu görülür. Bu üç müdafaa duvarları iç içe kapı ile birbiriyle irtibatlıdır. Kalenin üstü dümdüz bir alan görünümündedir. Binalar yer altında inşaa edilerek üstü toprak ile örtülmüştür. Düzlük yerlerde stun başları ve aslan kabartmaları görülmüştür. Yer altındaki saray kalıntıları, erzak ambarları, su sarnıçları ve bina kalıntıları bugune kadar sağlam kalmıştır. Nasıl Gidilir: Araba ile Derik'e 14 Km batısında  bulunan Hisaraltı Köyü'ne, Köyden de yaklaşık bir km  kuzeye doğru yürüyerek kale ve şehir harabelerine ulaşılır. Kale ve vadideki şehir kalıntısı muteşem görüntüsü ile adete davetkar bir misafir perver evsahibi görüntüsünde olup, kesinlikle görülmeye değer bir tarihi mirastır.

Kaynakça : xmardinx.tr.gg

GAVUR FIRINI 


İlçe merkezinin kurulu bulundu dağ eteğinin doğu tarafında sıra sıra devam eden dağ yükseltilerinin güneydeki uzantısıdır.Sıra yükseltilerinden geniş bir ayrık ile ayrılmış olup yükseltinin ortasından daire şeklinde oyularak derinliği bu güne kadar ölçülmediği söylenen bir kuyu şeklindedir. 



Dağın diplerine doğru inen kuyuya bu güne kadar bir çok inme deneme girişimine rağmen gittikçe genişleyen bir çapa rağmen, tam dibe inme girişimini  kimsenin başaramadığı söylenmektedir. Kuyunun yörede Gavur Fırını olarak anılması bir çok söylentiye ve rivayete neden olmuştur.  Eğer macera ruhlu iseniz ve rivayetlere pek inanan biri değilseniz Gavur Fırını tam size göre, İlçemizi ziyaretinizde Gavur Fırınını mutlaka görün...

Kaynakça : xmardinx.tr.gg


MİDYAT

Midyat'ta gezilip görülecek birçok yer bulunmaktadır. İpek Yolu güzergahında bulunan Midyat'ta 5 adet han ve kervansaray bulunmaktadır.



Eskimeyen uygarlıkların izlerini barındıran Midyat'ta özellikle görülmesi gereken şehrin genel görüntüsü ve taş işçiliği ile yapılmış Midyat evleridir. Dünyanın en eski manastırı olan Mor Gabriel Manastırı burada bulunmakta olup, aktif durumdadır.
1925 yılında yapılan Cevat Paşa Cami, Midyat'a özgü kesme taştan ve oldukça kalın duvarlı, kare planlı bir yapıdır.
Birbirinden özel tarihi eserlerin bulunduğu Midyat Kent Müzesi ise tüm kültür öğelerini bir arada görmek bakımından önem arz etmektedir. İki katlı olan bu müzenin daha önceleri han olarak kullanıldığı bilinmektedir.

Kaynakça : www.nerdekal.com

DARA HARABELERİ


Mardin'in en görülesi yerlerinden biri olan Dara Harabeleri, geçmişten bugüne taşıdığı kalıntılarıyla bölgede en fazla ziyaret edilen yerlerden biridir. Mardin Dara Harabeleri, Nusaybin ilçesinin 30 kilometre uzaklığında bulunmaktadır. 



Döneminde Mezopotamya'nın çok ünlü bir şehri olan Dara, şu anda küçük bir belde olarak yaşam tarihine devam etmektedir. Buradaki su sarnıçları, su değirmeni, tiyatrosu, kilisesi, köprüsü, çarşısı, tophanesi ve 40 metre derinliğe sahip olan yeraltı şehri, etkileneceğiniz ve gezeceğiniz detaylar arasındadır. Keşiflerle dolu Dara Harabeleri, Darxis tarafından M.Ö. 530-570 tarihleri arasında yaptırılmıştır. Aynı zamanda yapılmasının ardından önemli medeniyetlere de ev sahipliği yapmıştır. Üstelik bu gizemli yerleşim alanı Mezopotamya'nın ilk barajının bulunduğu yer olarak da bilinmektedir. 
Mardin Dara Harabeleri, sır dolu tarihiyle birlikte yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği noktalardan biridir.

Kaynakça : www.nerdekal.com

MARDİN KALESİ

Kartal Yuvası olarak da bilenen Mardin Kalesi, birçok medeniyet tarafından kullanılmış çok önemli bir kaledir. Pers, Roma, Sümer, Babil, Asur, Mitaniler, Emeviler, Abbasiler, Selçuklular, Artuklular, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Safaviler ve Osmanlılar döneminde önemli kale olma özelliğini sürdüren Mardin Kalesi günümüzde de yerli ve yabancı turistlerin ziyaret ettiği yerler arasında yerini almıştır. 



Ateşe tapan bir kral olan Şad Buhari, hastalandığında bu kalede kalır ve hızla iyileşince kendisi için bir kasır yaptırıp 12 yıl burada yaşamına devam eder. Yıllar geçtikte Pers ve Babil'den askerlerini ve sivil halkını buraya yerleştirir. Ardından ekonomik olarak zenginleşen bölgede bir veba salgını olup kaledeki tüm halkın ölmesine sebep olmuştur. 
Böyle bir yerleşim hikayesi olan Mardin Kalesi, ilk zamanlarındaki gibi sağlam olmasa da yapının büyük bir kısmı hala ayaktadır. Kayalıkların üzerinde olan kale aynı zamanda görkemiyle ve sağlamlığıyla birçok şaire ilham olmuştur. Mardin gezinizde görülmesi gereken yerlerden biridir.

Kaynakça : xmardinx.tr.gg

DEYRÜLZEFERAN MANASTIRI

Mardin ilinin 3 km. doğusunda bulunmaktadır. Yukarı Mezopotamya’nın tarihi yapıtlarından ve en tanınmış olanlarından biridir. Süryani Kadim cemaatinin dini merkezidir.



Manastır, 4. yüzyılda kurulmuştur. O dönemden kalma mozaikler bugün de görülebilmektedir. Çeşitli devirlere ait üç ibadethane mevcuttur. Canlı bir tarih görünümünde olan manastırın en büyük özelliklerinden biri de içinde 52 Süryani Patriğinin mezarlarının bulunmasıdır. Mardin'de pek çok kilise ve manastır hala ayaktadır. Bunlar arasında Deyrülzeferan Manastırı'nın yanısıra Mor Gabriel Manastırı, Kırklar Kilisesi, Mor Yakup Kilisesi, Mor Mihail Kilisesi, İzozoel Kilisesi, Mor Yusuf Kilisesi, Mor Evgin Manastırı, Mor Cırcıs Manastırı, Mor Dimet Manastırı görmenizi tavsiye ettiklerimizdendir.

Kaynakça : www.nerdekal.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder